Buağrılar 20 yaş dişleri için daha da şiddetli olabiliyor. İlginizi çekebilir: Çene İçin Kas Gevşetici İlaç 2022, Ağrı Kesici. Diş çekiminden sonra hastalar yoğun bir ağrı ile karşı karşıya kaldıkları için ağrı kesicilere ihtiyaç duyabiliyorlar.
Kas gevşetici kaç saatte etkisini gösterir? Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar: Önerilen ve günlük maksimum doz, her 12 saatte bir alınmak koşuluyla (12 saat aralık verilerek) günde 2 defa 2 kapsül (8 mg tiyokolşikosid)’dür. Yani bir günde 4 kapsülden (toplam 16 mg tiyokolşikosid) fazla MUSCOFLEX
Baclofen: Kas ve spazm tedavisi için kullanılmaktadır. Ağrı kesici özelliği bulunmaktadır. Ağız yolu ile kullanılmaktadır. Kas gevşetici ilacın bazı yan etkileri görülebilmektedir. Bunlar arasında alerjik reaksiyon, deri döküntüsü, halüsinasyonlar olabilmektedir. Carisoprodol: Burkulma veya incinme gibi kas yaralanmalarda
Temporomandibuler Eklem Bozuklukları Özet olarak tanımlarsak, temporomandibuler eklem (TME , Alt Çene Eklemi ) ve/veya çiğneme kaslarını tutan ağrı ve fonksiyon bozukluğu sendromudur. Çene eklemi bozuklukları, günümüzde yaygın bir kesimi etkisi altına almış durumdadır. Eklem yüzeyi ve disk arasındaki uyumun bozulmasından meydana gelmektedir. Alt Çene Bozukluklarının
Bilinçsiz medikal tedavi kullanımının başında ağrı ve kas spazmlarını gidermek için kullanılan kas gevşetici ilaçlar geliyor. “FAZLA İLAÇ KULLANIMI İLE BASİT BİR HASTALIK
Kas Gevşetici İlaç İsimleri. Muscoflex 8 mg. Kas Gevşetici ilaçlar arasında en etkili ve en çok reçete edilenlerinden olan Muscoflex ilaç içerisinde 8 mg Tiyokolşikosid etken madde olarak kullanılmıştır. Kas kasılmalarını, tutulmaları ve kas ağrılarını geçirmek üzere üretilen ilaç hamilelerde, kasların kasılmaması
PrRn. Kas sıkıntısı ve ağrıları zaman zaman yaşamak normaldir. Bazı reçetesiz ilaçlar yardımcı olabilirken, birçok insan bunun yerine doğal kas gevşeticileri kullanmayı tercih ediyor. Kas sıkıntısı, ağrı ve düşük hareket aralığı gibi birçok olası nedeni vardır Egzersiz yapmak, özellikle alışılmamış egzersiz Sırt ağrısı Gebelik Fibromiyalji semptomları İbuprofen gibi sentetik ilaçlardan uzak durmak isteyen insanlar, bazı doğal kas gevşeticilerini faydalı bulabilirler. Bunlar aşağıdaki gıdaları, takviyeleri ve teknikleri içerir 1- Kiraz ve Vişne Suyu Kirazlar antioksidanlar ve antienflamatuar bileşikler bakımından zengindir . Bazı çalışmalar kanıtları değerlendirirken akılda tutulması gereken tüm meyvelerden ziyade güçlü kiraz konsantresi kullanmıştır. 2- Yaban mersini Yaban mersini anti-enflamatuar etkileri olan mükemmel bir antioksidan ve polifenol kaynağıdır. Bir çalışmada , yabanmersini takviyesi egzersiz performansını artırabilir ve inflamatuar belirtilerini azaltabildiği gerçeği ortaya çıktı. İnflamasyonu azaltmak kasların gevşemesine ve egzersiz sonrası iyileşmesine yardımcı olabilir. 3- Protein Egzersiz sonrası yeterli protein alımı, kas iltihabının azaltılmasına yardımcı olabilir. Bir inceleme kadınlarda egzersize bağlı kas hasarına bakarak peynir altı suyu ve kazein ile ilave protein iki tür kas hasarını azalttığını buldular. Bir başka küçük çalışma da 16 acemi maraton koşucusuna bakıldı. Protein ve bir arada alınan karbonhidrat yarış sırasında 72 saat sadece karbonhidrat tüketen koşucuların maraton sonrası daha az kas ağrısı hissettiği kaydedildi. 4- Magnezyum Magnezyum neredeyse tüm vücut fonksiyonları için hayati önem taşımaktadır. Uygun kas kasılmaları için özellikle önemlidir. Magnezyum açısından yüksek olan yiyecekler şunlardır Badem Kaju fıstığı ıspanak Kara fasulye Olgunlaşmamış soya fasülyesi Yaşlı yetişkinler ve bebekler sadece bir doktor reçete ederse bunları almalıdır ancak insanlar da magnezyum takviyeleri alabilir. Yüksek dozda magnezyum mide kramplarına ve ishale neden olabilir. 5- Kurkumin Zerdeçal, tarçın ve zencefil , antiinflamatuar özelliklere sahip kurkumin içerir. Bazı araştırmalar , kurkuminin egzersiz sonrası enflamatuar belirtilerini azaltabileceğini göstermiştir. Bir kurkumin takviyesi almak veya zerdeçal, tarçın veya zencefilin sağlıklı bir diyete katılması kasları gevşetmeye yardımcı olabilir. Emziren veya hamile olan kadınlar çok fazla kurkumin tüketmekten kaçınmalıdır. 6- Nar suyu Narlar çok miktarda polifenol içerir. Meyve suyunun antioksidan kapasitesi potansiyel olarak yeşil çayınkinden üç kat fazladır . Elit halterciler üzerinde yapılan bir çalışma, nar suyunun kasların toparlanmasını hızlandırabileceğini göstermiştir. 7- Arnica Arnica, çürükleri azaltmak için krem ve yağlarda yaygın bir maddedir. İnsanlar arnika’yı az olarak kullanmalıdırlar çünkü yüksek dozları almak yaşamı tehdit edebilir. Bazı insanlar arnika’yı kas gevşetici olarak kullanırken, araştırmacılar henüz etkinliğini kanıtlamadılar. Maraton koşucuları üzerindeki bazı eski çalışmalar, arnika kullanımının kas ağrısını azaltabileceğini buldu. Bununla birlikte, aynı derlemede atıfta bulunulan başka bir çalışma, etkisinin olmadığını buldu. 8- Kapsaisin Kapsaisin, pul biber veya etli kısımda doğal olarak bulunur ve fibromiyaljisi olan kişilerde etkili bir ağrı rahatlaması sağlayabilir. Bazı araştırmalar, cilt için kapsaisin uygulamasının kas ağrısı üzerinde olumlu bir etkiye sahip olabileceğini göstermiştir. Bununla birlikte, kapsaisin, iltihaplı kas ağrısından ziyade sinir ağrısına yönelik bir tedavi olarak daha uygun olabilir. Araştırmacılar, kapsaisin cilt altındaki sinir liflerinin yoğunluğunu azalttığına inanmaktadır. 9- Cannabidiol CBD yağı Bazı insanlar kas ağrısı da dahil olmak üzere kronik ağrıyı tedavi etmek için CBD yağı kullanırlar. Araştırma, bir kas gevşetici olarak çalışabileceğini ve bazı kişilerin bunu bu amaçla kullandığını göstermektedir . Kenevir bitkileri, kas gevşeticileri olarak hareket eden iki özel anti-enflamatuar içerir Turunçgillerde de bulunan Delta-limonen Limon otu ve fesleğen de olan beta-myrcene CBD yağı her alanda yasal değildir ve diğer ilaçlarla reaksiyona girebilir. Sonuç olarak, denemeden önce bir doktorla konuşmak en iyisidir. 10- Nane Yağı Nane yağı kas ağrısı için popüler bir ilaçtır. 2018 tarihli bir derlemenin yazarları, oral olarak nane almanın ağrıyı etkili bir şekilde hafifletebileceğini düşündürmektedir. Ayrıca, bir soğutma etkisi, ağrı rahatlaması ve kas gevşemesi sağlayabileceği için, nane yağının kullanımı için burkulma acısını azalttığına dair bazı kanıtlar da vardır . Nane yağı, safra kanalı, karaciğer veya safra kesesini etkileyen problemler de dahil olmak üzere hassasiyeti olan bazı insanlar için uygun değildir. 11- Limon Otu Bazı insanlar artritik eklem ağrısı ve iltihaplanmayı tedavi etmek için limon otu yağı veya çay kullanır. Bazı kanıtlar , limon otunun inflamasyon ve sinir ağrısının tedavisinde etkili olabileceğini düşündürmektedir. 12- Masaj Nitelikli bir masaj terapistinden alınan derin bir doku masajı, gergin kasları rahatlatmanın harika bir yoludur. Masaj sağlam olmalı ama ağrılı olmamalıdır. Bir kişi kas spazmı yaşıyorsa, altta yatan problemi belirlemeye yardımcı olabilecek bir fizyoterapist görmelidir. Kas ağrıları rahatsız edici olabilir, genelde egzersizden sonra, özellikle de aktivite türü bilinmediğinde yaygındır. Ani, keskin ağrı veya düşük hareket aralığı yaşayan herkes bir doktor veya fizyoterapist görmelidir. Kaslarını gevşetmek için yeni yöntemler denemeden önce, insanlar olası yan etkileri doktorlarıyla tartışmalıdır. Kaynak
Kas Gevşetici İlaçlar, Farklı koşullarda doktorunuzun size reçete ettiği ilaçlar olabilmektedir. Kas gevşeticilerin farklı türleri bulunmaktadır. Kas gevşetici ilaçları nasıl kullanabileceğinizi anlamak için doktorunuz sizin için en uygun seçeneği belirleyecektir. İskelet kası için kas gevşetici ilaçlar, vücutta kasılmış olan herhangi bir çizgili kasın gevşemesine ve dinlenmesine yardımcı olacaktır. Kas gevşetici ilaçları reçeteli veya reçetesiz olarak eczanelerden temin edebilirsiniz. Eczanelerde bulunan kas gevşetici bir çok ilaçlardan haplar, kremler, iğneler bulunmaktadır. Kas gevşetici ilaçlar genel olarak iki sınıfa ayrılmaktadır. Bunlar santral etkili kas gevşeticiler ve feriferik etkili kas gevşeticilerdir. Kas Gevşetici İlaçlar Nelerdir? Baclofen Kas ve spazm tedavisi için kullanılmaktadır. Ağrı kesici özelliği bulunmaktadır. Ağız yolu ile kullanılmaktadır. Kas gevşetici ilacın bazı yan etkileri görülebilmektedir. Bunlar arasında alerjik reaksiyon, deri döküntüsü, halüsinasyonlar Burkulma veya incinme gibi kas yaralanmalarda ağrıyı ve sertliği tedavi etmek amacı ile kas sıkışması tedavisinde kullanılmaktadır. İlaç ağız yolu ile alınmaktadır ancak mide rahatsızlıklarına yol açtığı durumlarda ilaç gıdalarla birlikte alınabilmektedir. Kas gevşetici ilacın bulantı, kusma ve baş ağrısı gibi yan etkileri Spazmlar ve sertlikler için kullanılan ilaç ağız yolu ile alınmalıdır. İlaç kişide baş dönmelerine neden olabilmektedir. Kişi bu ilacın kendisinde nasıl bir etki oluşturduğunu anlayana kadar ağır makinelerde çalışmaması gerekmektedir. İlacın yan etkileri arasında kahverengi idrar, uyuma güçlüğü, gözlerde sararma Flexeril spazmlar, sertlik ve ağrıyı gidermek için kullanılan kas gevşeticidir. İlaç düzenli aralıklarla kullanılmalıdır. Mide rahatsızlığı yaptığında gıdalarla birlikte alınması gerekmektedir. İlacın yan etkileri arasında baş dönmesi ve halsizlik ve ağız kuruluğu görülebilmektedir. Bu yüzden ilacın bol su ile alınması gerekmektedir. Diazetepam Kas gevşetici olarak kullanılmaktadır. Düzenli aralıklarla alınmalı doktor tavsiyesi ile kullanılmalıdır. Doktorun tavsiye ettiği dozda alınmalıdır. Dozda değişiklik yapılmamalıdır. İlacın bağımlılık yapma etkisi bulunduğu için doktor kontrolünde kullanılması gerekmektedir. Alerji veya öksürük ilaçları kullanan kişilerin doktoruna kullandığı ilaçlardan bahsetmesi gerekmektedir. İlacın yan etkileri arasında aşırı güçsüzlük, bulantı kas spazmları olabilmektedir ve ağız akması, huzursuzluk İlaç yaralanmalardan oluşan kas ağrıları ve kas gevşetici olarak kullanılmaktadır. Gebelik ve emzirme döneminde kullanılacaksa doktor tavsiyesi ile kullanılması gerekmektedir. İlacı bol su alınması gerekmektedir. Metokarbamol Kas yaralanmaları sonucunda kas gevşetici ve ağrı kesici olarak kullanılan ilaç sayesinde ağrı hafiflemekte ve kas sertliği tedavisi olunmaktadır. İlaç bol su ile alınması gerekmektedir. Yan etkileri arasında uyuşukluk yapabilmektedir. Ayrıca bulanık görme ve bayılma nöbetleri Ampül Kas gevşetici ilaç 16 yaşından büyükler için kullanılmalıdır. İlaç ani olarak ortaya çıkan omurilik kaynaklı ağrılı kas kasılmaları tedavisine ek olarak Merhem Kas gevşetici ağrı kesici özellikleri nedeniyle iskelet adelesinin siyatik ağrılı ve sıkışmalarda Ampül İrade dışı kas kasılmaları için kullanılmaktadır. Bunların dışında daha birçok kas gevşetici ilaçlar bulunmaktadır. Kas gevşetici ilaçlar için lütfen doktorunuzun vereceği ilaçları almalı ve tavsiyelerine uymanız gerekmektedir. Kas Gevşetici İlaçlar ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz.
Tempo Online ile son dakika haberleri e-postanızdan takip etmek için abone olabilirsiniz!
Fizyoterapist Çağıl Ertürk, gereksiz kas gevşetici kullanımı konusunda uyardı. 10 Ekim 2018 1513 / Sağlık Aşırı kas gerginlikleri ciddi kas yaralanmalarına neden olabiliyor. Ağrı ve spazmları gidermek için kas gevşeticilerin fazla kullanıldığını ve bu durumun başka sorunlara sebebiyet verdiğini ifade eden Fizyoterapist Çağıl Ertürk, “Böyle bir sorun bizim manuel olarak adlandırdığımız, terapistin elleriyle tedavi edebilir. Fakat kişiler çok fazla ilaç kullandığında, yan etkilerle ve hastalığın seyri değiştiğinde meydana gelen sorunlarla mücadele etmek durumunda kalabilir” dedi. Kas gerginliğinden kaynaklanan ağrıyı azaltmak için iki seçenek olduğunu dile getiren İstanbul Gelişim Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Görevlisi Çağıl Ertürk, “Bu yöntemleri doğal ve tıbbi olarak ayırabiliriz. Bu noktada biz fizyoterapistler doğal bir yöntem olarak manuel tedavi yöntemlerinden yararlanıyoruz. Manuel tedavi yöntemleri el ile yapılan bütün tedavi yöntemlerini kapsar ve uygulamanın etkili olabilmesi için anatomi bilgisine ve etkili el becerisine ihtiyaç vardır” diye konuştu. “KASIN ORİJİNAL FORMUNA GERİ DÖNDÜRÜLMESİ GEREKİR” Kasların fizyolojik olarak iyileşme sürecini tamamlarken kendi yapısında bazı değişiklikleri de beraberinde getirdiğini Ertürk, “Yaralanmış bir kas normal iyileşme sürecini tamamlamış olsa bile kasın elastikiyetini ve fonksiyonunu geri kazandıramadığımız takdirde günlük yaşantıda kendini belli eden ağrıları devam eder. Bu nedenle uygulanan yöntemlerle kasın orijinal formuna geri döndürülmesi gerekir” dedi. “KAS GEVŞETİCİLER BİLİNÇSİZCE KULLANILIYOR” İnsanların günümüzde, doğal yöntemlerle geçebilecek bir yaralanma ve ağrıya sahip olsalar bile genellikle tam olarak ne yapacaklarını bilemedikleri için kendi belirledikleri şekilde tıbbi yöntemlere başvurduklarını belirten Öztürk, “İnsanlar kendi tedavilerini kendileri planlıyor ve sonucunda gerçek şifaya kavuşamıyorlar. Bilinçsiz medikal tedavi kullanımının başında ağrı ve kas spazmlarını gidermek için kullanılan kas gevşetici ilaçlar geliyor. Kişiler bilinçsiz kullanım sonucunda birçok ilaçta olduğu gibi bunlarda da çeşitli yan etkilere maruz kalıyor. Uyuşukluk, baş dönmesi, ağız kuruluğu, üriner retensiyon ve olası bağımlılık bu ilaçların bilinen yan etkileri arasında” ifadelerini kullandı. “FAZLA İLAÇ KULLANIMI İLE BASİT BİR HASTALIK SEYİR DEĞİŞTİREBİLİR” Manuel terapistlerin başvurduğu doğal yöntemlerin insanın doğasına uygun, bedenin kendi kendini iyileştirebileceği bir seyir izlediğine vurgu yapan Fizyoterapist Çağıl Öztürk, şöyle konuştu “Hamile bir kadını düşündüğümüzde gebeliğin ilerleyen aylarında değişen fiziksel görünümle birlikte kas-iskelet problemleri kendini gösteriyor. Gebelikte bazı ilaçların kullanımı da mümkün olmadığından kişi keyifle geçirmesi gereken bu süreci ağrılarla ve inaktif olarak geçirmek zorunda kalıyor. Bazen kas ağrısı olarak kendini gösteren ağrılar, aslında iç organ ya da çok derinde yer alan yapılardan kaynaklı olabilir ve kendini yansıyan ağrı olarak vücudun çeşitli bölgelerinde gösterebilir. Aslında böyle bir sorun manuel terapistin elleriyle tedavi edebilir. Fakat kişiler çok fazla ilaç kullandığında, yan etkilerle ve hastalığın seyri değiştiğinde meydana gelen sorunlarla mücadele etmek durumunda kalabilir.” “DOĞAL YAĞLARLA DA AĞRILAR GİDERİLEBİLİR” Fizyoterapist Öztürk, kas gevşetici etkisi olan doğal yağlar hakkında da bilgiler verdi. Arnika yağının antienflamatuar etkisinin olduğunu belirten Öztürk, “Yağ ödem ve iltihap azaltarak, beraberinde de ağrıları yok ediyor. Ülkemizde öküzgözü, dağ tütünü, masti çiçeği gibi adlarla da adlandırılıyor” dedi. Nane yağının, fibromiyalji ve miyofasiyal ağrı sendromu olan hastalarda ağrıyı hafiflettiğini vurgulayan Öztürk, “2009’da yapılan bir çalışmada, nane yağının hem müthiş bir ağrı kesici hem de kas gevşetici olduğu ortaya çıktı. Susam yağı da Güney Asya’da oldukça popüler şifa bulmak amaçlı kullanılan bir yağ. 5 bin yıl öncesinde bile susam yağının tedavi amaçlı kullanıldığını söylemek mümkün. Vücutta en hızlı emilen ve cilt altı dokularına absorbe olan yağlardan biri olarak bilinen susam yağı, antienflamatuar özelliği sayesinde vücudun içinde ya da dışında oluşan iltihaplı bölgelerin hızla iyileşmesine destek veriyor” diye konuştu. “LİSANSLI BİR TERAPİST AĞRIYI HAFİFLETEBİLİR” Doğal yağlarla vücut anatomi ve fizyolojisini bilen bir fizyoterapist sayesinde, hasarlı bölgeye yapılan doğru masaj teknikleriyle, vücuda zarar verecek oranda ilaç kullanmadan ağrılardan kurtulmanın mümkün olduğunu vurgulayan Öztürk, lisanslı bir terapistin, cerrahi veya diğer müdahalelere ihtiyaç duymadan gerginliği ve ağrıyı hafifletebileceğini belirtti.
Temporomandibuler eklem çene eklemi rahatsızlıkları kısa süreli olabileceği gibi kronik seyirli ve hayat kalitesini etkileyecek kadar şiddetli olabilir. Temporomandibuler eklemin disfonksiyonu ve ağrının patofizyolojisi tam olarak anlaşılamamıştır. Stres ve depresyon bu hastalıkta oldukça etkilidir. Buna bağlı diş sıkma bruksizm nedeniyle çene ekleminde ağrı olabilir. Zor bir diş çekimi, travma nedenler arasındadır. Hastanın muayenesi, hikayesinin alınması, ağrının zamanlaması, yemek yeme ile olan ilişkisi, psikolojik durumunun sorgulanması ve dikkatli ağız ve çene muayenesi son derece önemlidir. Çene ağrısı hastanın “hayat kalitesini” çok etkiler. Yemek yerken duyulan şiddetli ağrı yemek yememe ile sonuçlanır, sürekli ağrı çekmek sinir sistemini zayıflatır ve mutsuzluk yaratır. Bu hastalar da kime gitmesi gerektiğini bilmedikleri için “ortopedi uzmanına kemikle ilgileniyor diye, diş hekimlerine, kulak burun boğaz uzmanına kulağa vuran ağrı olduğu için, nörolojiye, beyin cerrahisine kadar” bir çok doktora gider ve genelde ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar verilerek gönderilir. Ne kadar süre bu ilaçları kullanacakları, yumuşak gıda ile beslenmeleri gerektiği, aşırı esnemeden kaçınmaları, sakız çiğnememeleri, çekirdek yememeleri gerektiği miktotravma nedenidir, dişlerini sıkıp sıkmadığı sorgulanmadığı için buna yönelik tedavi başlanması gerektiği gibi ek tedaviler hastaya söylenmediği için; elinde iki kutu ilaç verilip, önüne her gelen doktorun aynı tip ilacı verip gönderdiği için “MUTSUZ ve UMUTSUZ” bir hasta grubu ortada dolaşmaktadır. Bu nedenle çene eklemi ağrısı olan bir hastanın bir plastik cerraha yönlendirilmesi uygun olur. Plastik cerrah gerekirse ortodonti uzmanı ile görüşüp oklüzyon problemi olan hastayı birlikte tedavi edecektir. Ağrıya temel neden bu eklemin yapısında bulunan ince bir kıkırdak diskin bir nedenle yıpranması, yerinden oynaması, bağlarının zedelenmesi sonucu olmaktadır. Aynı diz eklemindeki halk tarafından bilinen “Menisküs” denilen kıkırdağa benzer yapıda bir yastıkçık vardır. Çene hareketi ile bu kıkırdak senkronize şekilde hareket ederek iki kemiğin birbirine sürtmesi önlenir. İşte bir zorlama anında travma, zor diş çekimi, sürekli çene sıkmaya bağlı sıkışma, kıkırdağı yağlayan doğal olarak bulunan eklem sıvısında bozulma gibi nedenlerle bu yapı hasar görür. Son dönemlerde araştırmalar bizleri temporomandibuler eklemin biyolojik ve biyokimyasal parametrelerine yönelmiştir. Akut travma, esneme hareketi, diş çekimi gibi nedenlerle temporomandibuler eklem ağrısı şikayeti ile başvuran hastalarda muayenemizde ağız açıklığında kısıtlılık yoksa, klik ağzın açılması esnasında duyulan bir ses yoksa, patolojik muayene bulgusu yoksa ve radyolojik olarak temporomandibuler eklemde patoloji saptanmamışsa, nonsteroid antienflamatuar ilaç kullanımı ağrı kesici ve yumuşak gıda ile beslenme önerisi ile kısa sürede iyileşmektedir. Ancak muayenemizde klik varsa, ağız açıklığında kısıtlılık varsa, semptomlar kronik seyirli ise, beraberinde bruksizmdiş sıkma ve oklüzyon problemleri diş yapısında bozukluğa bağlı dişlerin tam kapanmaması de varsa ve radyolojik olarak patoloji tespit edilmiş ise o zaman tedavi stratejisinin iyi planlanması gerekir. Nedene yönelik tedavi planlanlanmalıdır. Bu hastalık bazen yukarı da da anlatıldığı gibi psikolojik nedenlerle olan bir depresyon halinde, anksiyete halinde ortaya çıkabilir. Eğer hastanın öyküsü iyi alınmamış ise muayenede her şey normalmiş gibi görünür ve ağrının nedeni bulunamaz. Bu hikaye eğer hastadan öğrenilirse psikiyatri konsültasyonu ile hastanın psikiyatr ile görüşmesi sağlanır, bu sayede verilen ilaçlar hem psikolojik durumumuzu düzeltir hem de çene ağrısını tedavi eder. Aslında bu durumun temelinde yine kişinin fark edemediği diş sıkma bruksizm vardır. Özellikle gece olan, gündüz pek fark edilmeyen çene sıkma sonucu özellikle uyandığında duyulan ağrı oluşur. Bu hastalar sabah ağrısı tarifler, gün içinde ağrıları azalır. Diş sıkma bruksizm tarifleyen hasta fizik muayenede eğer uzun ıllardır bu durm mevcutsa ön dişlerinin aşınmasıyla anlaşılır. Diş sıkma durumunda dişler arasına yerleştirilen bir “ısırma plağı, ısırma splinti” çene eklemi üzerindeki baskıyı azalttığı için ağrıyı da azaltır, eklemin korunmasına ve hastalığın ilerlemesine de engel olur. Isırma splinti kişiye özel yapılır. Genellikle diş hekimlerince yapılır. Çenenin ölçüsü dişlerle özel bir macunun ısırtılması ile alındıktan sonra yumuşak veya sert hastaya göre seçim yapılır plak şeklinde bir splint hazırlanır. Hasta yatmadan önce dişlerinin arasına bı plağı yerleştirir ve uyur. Gece dişlerini sıkmaya çalıştığında bu plak sayesinde ekleme binen yük azalır ve eklem korunur. Tedavi seçiminde tüm bu basamaklar tek tek sorgulanır. Önlenebilen nedenler ortadan kaldırılır. diş sıkma, psikolojik destek, sakız çiğneme veya çekirdek kabuklu çerek yenmesinin engellenmesi gibi. Bundan sonra hastaya ve klinik deneyiminize göre bir tedavi planlanır. Eğer ağrı yok sadece çeneden ses geliyorsa bu önlemler alındıktan sonra çenenin korunması anlatılır ve ilaç verilmez. Ancak ağrı varsa mutlaka ağrının kesilmesi gerekir. Burada iki yaklaşım vardır. Birincisi kas gevşetici ve ağrı kesici ilaç verilir 6 hafta kullanması gerektiği anlatılır. 6 hafta sonunda kontrolde ağrı geçmişse sıkıntı yok, ancak ağrı geçmemiş ise görüntüleme yöntemlerine başvurulur ve eklem MR ile incelenir. Diskin yapısına göre ileri tedavilere geçilir. Diğer yaklaşım ilk muayenede MR istenip sonuca göre direkt tedaviye başlamaktır. Her iki yaklaşımda olabilir. İleri tedavilerden ilki Hyaluronik asit yüksek molekül ağırlıklı polisakkarit olup tip B snovyal hücrelerden sentezlenmektedir. Esas görevi kıkırdak dokunun korunması ve eklemin lubrikasyonunun kayganlığı sağlanmasıdır. tedavisidir. Ancak artrit durumunda eklemde seviyesinin azaldığı ve yapısının bozulduğu görülmektedir. Temporomandibuler eklem ağrısı ile gelen ve konservatif tedavi ameliyat düşünülmeyen planlanan, cerrahi endikasyon konmamış, ancak nonsteroid antienflamatuvar ve kas gevşetici ilaçlardan fayda görmemiş olan hasta grubunda hyaluronik asit tedavisi o dönemdeki artritten diski koruyacak ve kalıcı dejenerasyondan hastayı koruyacaktır. Nedene yönelik tedavinin planlanması bu rahatsızlığın tedavisinde ön önemli adımdır. Oklüzyon problemi varsa ortodontik yardımın gerekliliği, bruksizmin altında yatan bir majör depresyon nedeniyle psikiyatrik desteğin gerekliliği, yine bruksizm nedeniyle ısırma plağı vb. uygulamalarının mevcut tedaviye yardımcı olabileceği ve multidisipliner yaklaşımın gerekliliği unutulmamalıdır. Yine endoskopik olarak eklemin görüntülenmesi ve lavajı yapılması eklem içi serbest oksijen radikallerinin ortamdan uzaklaştırılmasına etkili olduğu daha önce yapılan çalışmalarda gösterilmiştir. Bu sayede hasta ağrıdan kurtulmakta ve konforlu bir hayat sürmektedir. Tüm bu tedavilerden fayda görmeyen, artık çok şiddetli ağrısı olan ve ağız açıklığı 1-2 santimetreye kadar azalmış olan hasta grubunda açık çene eklemi ameliyatı gereksinimi olmaktadır. Bu durumda çoğu kez eklem kıkırdağı çıkarılır, yerine silikon veya otojen materyal kişinin kendi dokusundan bir yapı yerleştirilir. Bazen çene kemiğinden de eksizyon çene eklemini oluşturan alt çene ucunun deformasyonlu kısmının kesilerek çıkarılması gerekebilir. Ancak ameliyatı en son çare olarak düşünürüz ve daha çok konservatif ameliyatsız izleriz. Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
çene için kas gevşetici ilaç